Tarihi Roman

Ortaya çıktığı on dokuzuncu yüzyıldan sonra edebiyatın ilgi gören alt türlerinden biri haline gelen tarihi roman, isminden de anlaşılabileceği gibi, “tarihi” kurgularda geçen romanları ifade eder. Her ne kadar kavram büyük ölçüde kendi kendini açıklayan bir yapıda olsa da, belli başlı soruların cevaplanması “tarihi roman” dendiğinde tam olarak ne kastedildiğini daha iyi anlamayı sağlayabilir.


Orhan Pamuk'un Beyaz Kale romanı, Türk Edebiyatı'nın önemli tarihi romanlarından bir tanesi olarak gösterilebilir. 
 
Örneğin, bir romanın “tarihi bir kurguda” geçmesi tam olarak ne demektir? “Eski” bir dönemde geçen her roman tarihi roman mıdır? Bir romanın bu kategoride değerlendirilmesi için ne kadar “eski” bir dönemi konu alması gerekir?
 
Bu sorulara cevap verirken başlanabilecek mantıklı bir nokta, tarihi romanların bilinçli olarak “tarihi” kurgular içinde planlandıkları gerçeğidir. Dolayısıyla, günümüzden eski bir dönemde geçen her romanın tarihi roman olarak sınıflandırılması gibi bir durum söz konusu değildir.
 
1800 yılında yazılan ve 1800 yılında geçen bir roman, modern okuyuculara pek çok açıdan “tarihi” gelebilir. Ancak bu romanı yazan kişinin, “tarihi” bir kurguyu ele alma amacı yoktur – o sadece kendi yaşadığı zamanı konu alan bir eser yazmıştır ve roman kendisi için hiçbir açıdan “tarihi” değildir. Aynı yazar, yine 1800 yılında, 1600’lü yıllarda geçen bir roman yazarsa, “tarihi” kurguları inceleme amacı olduğu ve tarihi bir roman yazdığı söylenebilir.

Namık Kemal'in Cezmi adlı romanı, yaygın olarak edebiyatımızın ilk tarihi romanı olarak kabul edilir. 
 
Bu konu, tarihi romanı kesin olarak tanımlamayı güç hale getiren noktalardan bir başkasına da bağlanabilir. Pek çok roman, bir şekilde, yazıldığı dönemin öncesini konu alır. Ancak 2016 yılında yazılan ve 2015’te geçen bir roman için tarihi roman ifadesinin kullanılması pek mümkün değildir. Aynı şey, yine aynı tarihte yazılan ve 2000’lerde, 1990’larda, hatta 1980’lerde geçen romanlar için de geçerlidir.
 
Bu durumda, bir roman, yazıldığı dönemden ne kadar “önce” geçerse tarihi roman olarak kabul edilmeye başlanır? 
 
Bu soru için, “X yıl!” gibi bir cevap vermek çok mümkün olmasa da, yaygın bir görüş olarak, yazarın kendi deneyimlerine dayanarak yazamayacağı kadar eski dönemlerin, yani bilgi kaynağının kişisel tecrübe değil, araştırma olduğu durumların, tarihi roman olarak kabul edilmesi mantıklı bir önerme olabilir.
 

Tarihi Roman


Bir romanın türünü, "tarihi roman" olarak belirlemek için yaygın olarak kullanılan kriterlerden bir tanesi, yazarın kendi deneyimlerine dayanarak yazamayacağı bir dönemi konu almasıdır. 1960 yılında doğan bir yazar, Kurtuluş Savaşı dönemini konu alırsa, bu bir tarihi roman olarak kabul edilebilir. 

Tarihi romanlar ile ilgili sorulabilecek temel sorulardan bir tanesi de, bunların “tarih kitaplarından” nasıl ayrıldıkları yönündedir. Bunun cevabı, tahmin edebileceğiniz gibi, tarihi romanların kurmaca eserler olmasında gizlidir.
 
İyi bir tarih kitabı, gerçeği kusursuz bir şekilde yansıtması mümkün olmasa da, yazılı, sözlü veya görsel kaynaklara dayanır ve belli tarihi “doğruları” okuyucuya sunma amacı taşır. Bir tarihçi, elindeki kaynaklardan ulaştığı bilgileri birbirlerine bağlamak ve bunlardan çeşitli sonuçlar çıkarmak için hayal gücünü ve yaratıcılığını kullanabilir, ancak bilinçli olarak hayali olaylar yaratmaz, adı geçen tarihi kişilere kurgusal anlamda yaklaşmaz.
 
Tarihi romanlarda ise, tarihsel gerçekler aslında kurguyu, yani anlatılan hikayenin arka planını ve atmosferini yaratmak için kullanılır. Belli başlı tarihi gerçekler ele alınsa da, asıl amaç okuyucuya “bilgi vermek” değil, bir hikaye anlatmaktır. Bu nedenle, yazarın hayal gücü ve yaratıcılığı yaşanan olayların arkasındaki asıl “kaynak” haline gelir, tarihi kişiler ve olaylar, roman karakterleri ve olay örgüleri olarak kullanılır.
 
Belli kaynaklarda, tarihi romanlara, zaman zaman “tarihsel” roman dendiğini de görebilirsiniz. Tarihi roman kavramını daha iyi anlamak için, aşağıdaki liste faydalı olabilir:

Türk Edebiyatı'ndan 5 Tarihi Roman

 

19. Yüzyıl Muhalefet Kavramları


Osmanlı Devleti: 19. Yüzyılda Siyasi Güç


Doğru Batılılaşma


Yanlış Batılılaşma


canlı bahis siteleri rulet siteleri bahis siteleri yeni giris casino siteleri bahis siteleri free spin veren siteler casino siteleri deneme bonusu bahis siteleri canlı casino siteleri slot siteleri grandpashabet betwoon