Andreya omuzlarını silkti. Canı isterse... Çetele birike birike bir gün fena olacak. Kaş’a çağrılacak, tarlası satılacak... Damı satılacak.
“Kaş’a çağrılmak” köylüler için mezara çağrılmaktan beter gelir. Çünkü Kaş’a çağrılmak demek merkez-i kazâ olan Kaş’ta mahkemeye davet olunmak idi. Tüccar alacaklarını istifâde biraz müsamahalı davranırsa mahkeme vazifesini günü gününe ifa eder. Hem de oraya kadar sürüklenmek, hanlarda birçok masraf etmek, günlerce işten güçten kalmak köylülerin gözünü yıldırır.[3]