Uluç Reis Halikarnas Balıkçısı

Alıntı #1, Sayfa 7-8: 
Yirmi beş yaşında, cesur, cakalı ve ateşli bir delikanlı olan son altesin, kendini bildi bileli dergi dünü Türklerle boy ölçüşmek ve mümkün mertebe çok Türk öldürmekti. (…) Malta filosunun üç büyük kadırgasını da ilave ederek, her biri müstesna kudrette olan beş kadırga ile Malta’dan demir aldı. Ve Türkleri öldürmek, Türk kanı içmek susayışıyla, Yakındoğu’nun Güney Ege kıyılarına doğru yelken açtı. 

Açıklama
Analiz bölümünden daha detaylı okuyabileceğiniz gibi, Uluç Reis romanının merkezi temalarından bir tanesi Türkler ile Batılı karakterlereler arasındaki “karşılaştırma”dır. Romanın ilk sayfasında karşımıza çıkan ve başka hiçbir sebep olmadan hayatının amacını yalnızca “Türklerle boy ölçüşmek, mümkün mertebe çok Türk öldürmek ve Türk kanı içmek” olarak belirleyen Fransua dö Loren, romanda önemli bir rol oynamaz. Ancak romanın geri kalanındaki Batılı karakterlerin yapısı için – pek de dışına çıkılmayan – bir formül hazırlar. 
 
Alıntı #2, Sayfa 42: 
Kendilerine sorsanız talan peşinde, altın ve servet peşinde olduklarını söylerlerdi. Fakat hedefleri gösterdikleri “servet” onların iç ve öz amaçları değildi. Onlar, ufukların ötesine can atıyorlardı. Onlarda, açık denizlerin, birbiri ardınca sayısız ufukların hasreti ve yurtsaması vardı. Bu arada batı korsanlarını yurtlarından uzak tutuyor ve imha ediyorlardı. Bunu yaparken de – eğer sağ kalırlarsa – servet sahibi oluyorlardı. 

Açıklama
Bu ve bir sonraki alıntı, Halikarnas Balıkçısı’nın Türk korsanlarına “romantik” bakışını ortaya koyar. Onlar, herhangi bir dünyevi amaçla hareket eden kişiler değil, yalnızca “ufukların ötesine can atan,” özgürlük isteği, macera arayışı ve deniz sevgisi ile hareket eden insanlardır.
 
Halikarnas Balıkçısı’nın, bu insanları böyle bir tavırla ele alırken kurduğu ilk cümle de dikkat çekicidir; zira yazar, bir anlamda, kendi romantik görüşlerinin korsanların bizzat açıkladığı amaçlarından da geçerli bir görüş olduğunu ima eder. Benzer romantik duygular, aşağıdaki alıntıda da görülebilir. 
 
Alıntı #3, Sayfa 169: 
Duymuş oldukları yürek kopuşunun ve sevgililerden yırtılışın acılarını unuttular. Korsandılar. İçlerinden kabaran sevinç, bir deniz zaferi sonunda uzaktan duyulan gülbanklar gibi içlerinde homurduyordu. Dayanamadılar! İçlerindeki sevinç türküsü fırlayıp boşandı. 
 
 
Alıntı #4, Sayfa 247: 
Balıkçılar, “Eh büyük senyor! İspanya’da söylediklerine göre, siz tuttuğunuz insanları yavaş yavaş ateşte pişirir ve yermişsiniz. Gördüğünüz gibi bizim gövdemizde öyle yenmeye layık semiz et yok gibi. Birimiz burada kalsın, müsaade ediniz, ikimiz kıyıya gitsin, herbirimizin (sic) yerine ikişer koyun çalıp getirsin!” dediler. 

Açıklama
Bu cümleler, kendisi ile karşılaşan üç İspanyol balıkçı tarafından Turgut Reis’e söylenir. Avrupalıların Türk korsanlarına “saçma” yaklaşımını gösteren bu sahne, Turgut Reis’in balıkçılara gülmesi ve onlara “her çeşit lezzetli yiyecek” ikram etmesi ile sonuçlanır. Arka Plan bölümünün “Korsanlık” alt başlığında da açıklandığı gibi, Türk korsanlara gösterilen bu tavra karşı bir şeyler söylemek, romanın başlıca yazılma amaçlarından biri olarak görülebilir.
 
Alıntı #5, Sayfa 446: 
Türklerin Akdeniz egemenliğini ancak büyük bir zeka ve cesarete sahip olan korsanlar kurmuştu. Bu korsanlar yüzyıllar sonra Avrupalılara ve özellikle İngilizlere örnek olmuştu. İngilizlerin Atlas ve Hint Okyanuslarındaki imparatorluklarının temeli de, devletten yardım gören İngiliz korsanları tarafından atılmıştı. 

Açıklama
Yine Arka Plan bölümümüzün “Korsanlık” kısmından okuyabileceğiniz gibi, bu da romanın en temel konularından bir tanesidir.
  
canlı bahis siteleri rulet siteleri bahis siteleri yeni giris casino siteleri bahis siteleri free spin veren siteler casino siteleri deneme bonusu bahis siteleri canlı casino siteleri slot siteleri grandpashabet betwoon