Güneş gibi parlayan sarı saçları omuzlarına düşüyordu.
Bir çita gibi koşarak otobüsü yakaladı.
Gözleri, okyanus kadar mavi ve alabildiğine derindi.
Ayrılık acısı, bir bıçak gibi kalbini parçalıyordu.
Elini salladıkça yüzüğü bir güneşe dönüşüyor, loş odayı farklı açılardan aydınlatıveriyordu.
Kağıtları bir derviş edasıyla, sakin sakin dağıtıyordu.
O korkunç sesi duyduğunda, vücudu bir kediymişçesine irkildi.
Benzetme, Metafor, Sembol ve Alegori kavramları arasındaki ilişki zaman zaman kafa karışıklığı yaratabilir. Bu kavramların hepsini bir arada ele alan bir yazı için buraya bakabilirsiniz.